Kategoriler
Sanat Akımları Nelerdir?

RÖNESANS (Klasizm) – 15. ve 16. Yüzyılları

Rönesans, Avrupa’da 15. ve 16. yüzyıllar arasında yaşanan çok yönlü bir kültürel, sanatsal, bilimsel ve düşünsel uyanış hareketidir. Latince “yeniden doğuş” anlamına gelen bu terim, özellikle Antik Yunan ve Roma uygarlıklarının bilgi, sanat ve estetik anlayışının yeniden canlandırılması anlamında kullanılır. Rönesans, insan aklının, özgür düşüncenin ve bireyselliğin ön plana çıktığı bir dönemdir. Bu dönemle birlikte Avrupa, Ortaçağ’ın baskıcı ve dogmatik atmosferinden sıyrılarak daha özgür, sorgulayıcı ve yaratıcı bir yapıya kavuşmuştur.

Rönesans sadece bir sanat ya da bilim devrimi değildir; aynı zamanda tüm Batı uygarlığını kökten etkileyen bir zihniyet dönüşümüdür. İtalya’da başlayarak kısa sürede tüm Avrupa’ya yayılan bu hareket, sanatta gerçekçilik ve perspektifin, bilimde gözlem ve deneyin, edebiyatta ise bireyin ve insan doğasının derinlemesine ele alınmasının önünü açmıştır.

Bu dönemde sanatçılar yalnızca zanaatkâr değil, aynı zamanda düşünür ve bilim insanı kimliği de taşımaya başlamıştır. Da Vinci, Michelangelo, Galileo gibi isimler hem sanat hem bilim tarihine yön vermiştir. Rönesans, insan merkezli bir dünya görüşünün (hümanizm) yaygınlaşmasıyla beraber, modern çağın temellerini atan bir aydınlanma hareketi olarak kabul edilir.

Rönesans, Fransızca kökenli bir kelime olup “yeniden doğuş” anlamına gelir. Bu yeniden doğuş, özellikle Antik Yunan ve Roma uygarlıklarının sanatta, düşüncede, bilimde ve felsefede ortaya koyduğu değerlerin yeniden keşfedilmesini ifade eder. Rönesans, insan merkezli düşünce anlayışını (hümanizm) temel alır ve bireyin aklını, yeteneklerini ve yaratıcı gücünü ön plana çıkarır.


  1. Ortaçağ’ın Baskıcı Ortamı: Katolik Kilisesi’nin dogmalarına dayalı düşünce sistemi, bilimsel ve sanatsal ilerlemeleri uzun süre engellemiştir. Rönesans, bu baskıya bir tepki olarak doğmuştur.
  2. Hümanizmin Yayılması: İnsan aklına ve bireysel yeteneğe verilen değerin artmasıyla birlikte, insanlar doğayı ve kendilerini anlamaya yönelmişlerdir.
  3. Matbaanın İcadı (1450): Bilgi daha hızlı yayılmış, eski eserler çoğaltılarak halka ulaşmıştır. Bu da okuma-yazma oranını artırmış ve düşünsel bir sıçrama yaratmıştır.
  4. İtalya’nın Coğrafi ve Kültürel Konumu: Antik Roma’nın kalıntıları İtalya’da bulunuyordu. Aynı zamanda zengin İtalyan şehir devletleri (Floransa, Venedik, Milano) sanatı ve sanatçıyı desteklemişlerdir.
  5. Doğu Roma’dan Batıya Kaçan Bilginler: İstanbul’un (Bizans’ın) 1453’te Osmanlılar tarafından alınmasından sonra birçok Bizanslı bilim insanı ve sanatçı Batı Avrupa’ya sığınarak klasik eserleri beraberinde götürmüştür.

  • Sanat, bilim ve edebiyat alanında bireyin ve aklın ön plana çıkması.
  • Antik dönemin sanat anlayışının örnek alınması: denge, ölçü, simetri ve sadelik.
  • Sanatta gerçekçilik ve doğa gözlemi; perspektif kurallarının geliştirilmesi.
  • Din merkezli bakıştan uzaklaşarak dünyevi konulara ilgi artışı.
  • Resim ve heykellerde insan bedeninin anatomiye uygun çizilmesi.
  • Bilimsel gözlem, deney ve araştırmaların artması.
  • Latin ve Antik Yunanca metinlerin yeniden incelenmesi.

Rönesans, sanat anlayışı bakımından klasik dönem (Antik Yunan-Roma) sanatının etkisiyle şekillenmiştir. Bu nedenle Klasizm terimiyle birlikte anılır. Klasizm; estetikte düzen, sadelik, simetri ve uyumu esas alır. Rönesans sanatçıları da bu değerlere büyük önem vermiştir.


Resim: Rönesans dönemi ressamları, derinlik ve gerçekçilik sağlamak için perspektif kurallarını uygulamışlardır. Mitolojik ve dini konular ön planda olmakla birlikte, insan portreleri ve doğa betimlemeleri de yapılmıştır.

Heykel: Antik heykel sanatından esinlenilmiş, çıplak insan bedeni doğaya uygun şekilde yontulmuştur. Heykeller, hem teknik hem estetik anlamda büyük ilerlemeler göstermiştir.

Mimarlık: Gotik tarzın sivri hatları yerine, klasik Roma mimarisinin kubbeleri, kemerleri ve sütunları yeniden canlandırılmıştır.



  • İtalya: Rönesans’ın doğduğu yer. Sanat ve mimarlık ön plandadır.
  • Fransa: Saray mimarisi gelişmiştir, İtalyan sanatçılar saraya davet edilmiştir.
  • Almanya: Reform hareketiyle bağlantılıdır. Albrecht Dürer gibi sanatçılar öne çıkar.
  • Hollanda: Günlük hayat sahneleri ve doğa resimleri gelişmiştir (Jan van Eyck).
  • İngiltere: Edebiyat alanında Shakespeare gibi büyük yazarlar yetişmiştir.
  • İspanya: Sanat ile dinsel konuların iç içe geçtiği bir Rönesans yaşanmıştır (El Greco).

  • Kopernik: Dünya’nın evrenin merkezinde olmadığını savunarak bilim devrimini başlatmıştır.
  • Galileo: Teleskobu geliştirerek astronomi alanında büyük ilerleme sağlamıştır.
  • Francis Bacon ve Descartes: Modern felsefenin ve bilimsel yöntemin temellerini atmıştır.
  • Machiavelli: “Prens” adlı eseriyle siyaset felsefesine farklı bir bakış kazandırmıştır.
  • Thomas More: “Ütopya” adlı eseriyle ideal toplum düşüncesini tartışmaya açmıştır.

  • Avrupa’da bilimsel düşünce gelişti; deney ve gözleme dayalı bilimsel yöntem benimsendi.
  • Sanat ve edebiyat, dini kalıpların dışına çıkarak özgürleşti.
  • Reform hareketlerine zemin hazırladı (özellikle Almanya’da).
  • Skolastik düşüncenin etkisi zayıfladı; laikleşme süreci başladı.
  • Modern çağın başlangıcına öncülük etti; Aydınlanma Çağı’nın kapısını araladı.

Genel Değerlendirme

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir